Oltaya misinayı takmayı bir türlü beceremedim halbuki bildiğim defalarca yaptığım şeydi bu
ama makara bir türlü açılmıyordu.
Yalnızdım.
Başımı kaldırım yardım isteyecek birilerine bakındım ama gerçekten de yalnızmışım.
Sağımda piizlenen amcalar çay bardaklarına koydukları rakıyı sohbetle yuvarlıyorlardı bölmeye kıyamadım,
solumdaki abla kendi işini kendi görürken yanındaki amca ve teyzeyle kahkahalar atıyordu utandım bölmeye kıyamadım.
Şu kenardaki her attığında daha da büyüğünü tutan delikanlıda yalnızdı ama öyle pofpoflandıki benle alay eder diye korktum bölmeye kıyamadım.
Bana yalnız olduğumu kabullendirme çabasında kalabalıktı Aşiyan.
Kalabalıklar arasındaki yalnızlık işte tamda buydu.
Aşiyanın hayatımdan ne farkı vardı ki onların amacı balık tutarak mutlu olmak bende kilerin ise yaşarken mutlu olmak.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder